"Biz Paşalıyız Yoktur inkarımız!!". Faruk BAYEZİT ile söyleşi.

HEMŞEHRİ olarak yeni bir uygulamaya başlıyoruz. Gurbette yaşayan, oralarda iş yapan , tutunmuş hemşehrilerimizi hem tanıtmak, hem de ilçemizle ilgili görüşlerini almak istiyoruz. İlk olarak Bursa'da Ekonomi Medyası alanında söz sahibi olmuş hemşehrimiz Faruk BAYEZİT'in kapısını çaldık. Sağolsun kendisi bizi kırmadı ve söyleşimiz için zaman ayırdı.
İşte söyleşimiz:

Biz seni tanıyoruz ama tanımayanlar için kendinizi nasıl ifade edersiniz?

24 Kasım 1966 yılında Lalaşahin Mahallesinde dünyaya geldim İlkokulu Lalaşahinpaşa ilkokulun da, orta okulu Mustafakemalpaşa lisesi orta kısmında, liseyi de Endüstri Meslek Lisesi Tesviye bölümünde bitirdim. Uludağ Üniversitesi Balıkesir Meslek Yüksek Okulu Muhasebe programını bitirdim. AÖF işletme ve AÖF 2 yıllık Turizm otelcilik okudum. Serbest Muhasebecilik ve reklam ajansı işlerinde bulundum. 1989- 1994 Dyp Mustafakemalpaşa Gençlik kolu başkanlığı ve bir sürede ilçe yönetim kurulu yöneticiliği yaptım Maalesef kapanmak zorunda kalan Mustafakemalpaşaspor kongre üyesiydim

Çocukluğun ve gençliğin Mustafaklemalpaşa'da geçti. Neden Bursa'ya yerleşme ihtiyacı duydun?

Hayat bazen şartlarını kendi hazırlıyor 1989 yılında çıkan SMMM yasası yayınlandığı tarihten 6 ay geriye doğru Anayasaya aykırı olarak uygulanınca 13 günle meslek belgesini alamadım. Oda başkanının devam demesiyle bir süre devam etsekte, maalesef en yakınlarımızın şikayetiyle bırakmak zorunda kaldım. Bu olay beni Mustafakemalpaşa dan soğutan ilk olaydı. Daha sonra reklam sektöründe faaliyete başlayınca uygun ortamın olmadığını düşündüm ve 1993 yılında Bursa’ya önce işimi taşıdım 1996 da askerken gelince de tamamen taşındım Neden Bursa’ya yerleşme diye düşündüğümde öncelikle iş yaşamının kısıtlı olması birinci neden. Bazı kesimlerde ki, vizyonsuzluk bir başka neden. Bu yüzden en güzel yıllarımın geçtiği, anılarımı bırakıp ilçemden Bursa’ya göç ettim

Büyükşehirde yaşamanın bir takım avantajları olduğu gibi dezavantajları da var. . Mustafakemalpaşa ile Bursa'yı karşılaştırınca avantaj ve dezavantajları nasıl sıralarsın?

Eğer ki, eğitimimi Bursa’da yapmış olsaydım avantajı çok daha fazla olurdu. Ama başlangıçta hala küçük düşündük ve ilçe samimiyetinin burada da olacağını düşünerek herkese güvendik. Bunun sonucunda bazı üzüntülerimiz oldu tabi. Bursa’nın 2 milyon nüfusuyla iş sahalarının fazlalığı, idarenin merkezi olması, sosyal hayatın fazlalığı ve etkisi büyükşehir artısı sayılabilir. Dezavantajları ise , gün geçtikçe göçten gelen bir yabancılaşma, (örneğin evlendiğimde taşındığım sitede karşı dairemdeki komşumla hiç tanışmadık bir başkası 14 ay sonra taşınırken burada mı oturuyorsunuz? Diye sordu) samimiyet Mustafakemalpaşa’ya göre çok zayıf. Güvenlik zafiyetleri ve etnik kökenden gelen ayrımcılık, yeni neslin uyuşturucu ilişkisi de dezavantajlar olarak sayılabilir

Mustafakemalpaşa siyasi yaşamının içinde idin. Bursa'da siyasetle aran nasıl?

Bursa’da da siyasetin içinde oldum. 2002 de aktif siyasete nokta koydum. Daha sonra 2009 da tekrar başlamayı düşünsem de, başkan odaklı siyasete alışamadığım için tekrar pes ettim. Şuan hiçbir siyasi parti ile organik bağım yok. Ama hem mesleğim gereği , hem de üyesi olduğum sivil toplum kuruluşları gereği izlemeye, fikir beyan etmeye, eleştirmeye tabiî ki devam ediyorum. 2008 benim hayatımda siyaset mi? Stk mı? Kararını vermem gereken bir dönemdi. O dönem Yıldırım Sanayici ve iş adamları Derneği’ne aldığım davet ile yaklaşık 5 yıl yönetim kurulu sekreterliği yaptım. Daha sonra arkadaşlarımla Kobi Sanayici ve İş Adamları Derneği KOBİSAD’ı kurduk. 3 yıldır genel başkanlığını yürütüyorum. Mayıs ayından itibaren ismini daha çok duyacak kamuoyu derneğimizin.

"Nabız" ı çıkarırken hedefin ne idi. Bu hedefin neresindesin?

Aslında NABIZ’dan önce Efektif var. Bursa’nın ilk ve tek özel ekonomi dergisiydi. Aylık yayınlanıyordu. 2008 krizine ancak 11 sayı dayandık. Ve Nabız’a haftalık siyaset ve ekonomi gazetesi olarak başladık 2013 yılında basılı mecraya ara verdik ve internet haber sitesi olarak devam ediyoruz. Amacımız karakterimiz olan bağımsızlıktan vazgeçmemekti. Yazıların ve haberlerin siyaset tarafından şekillendiği bir yayın bize uymazdı. O yüzden doğruları yazmak adına bu sektöre devam ediyorum. Şuanda bünyemizde www.gastenabiz.com ve www.bursaaday.com haber siteleri bulunuyor. Çok yakında ekonomi gazetesi olarak Nabız tekrar basılı olarak yayına başlayacak. Bununla birlikte birde Gece Bursa ismiyle bir eko&magazin dergisi de yayına sunacağım.

Hemşehrimiz olarak Bursa'dan Mustafakemalpaşa'ya baktığında a- siyasi olarak, b- ekonomik olarak, c- sportif olarak, d- sosyolojik olarak nasıl görünüyor.?

Mustafakemalpaşa siyaset olarak ta, ekonomik olarak ta, sportif olarak ta, sosyolojık olarak ta hayal edilen yerde maalesef değil. Yıllar önce Şükrü Erdem’in bakanlığında yakalanan gelişme ve tanınırlık maalesef tek başına bir iktidar olmasına rağmen her alanda geri gidiyor Mustafakemalpaşa. En basit olarak İzmir-İstanbul otobanında lobi kullanamaması bunun en net örneği. Osb olmasına rağmen gelişemiyor. Mustafakemalpaşa aslında kendi değerini bilmiyor. İzmir- İstanbul karayolunun tam orta noktası ama dinlenme tesisleri Susurluk’ta!! Dünyanın neresine giderseniz gidin peynir tatlısını herkes Kemalpaşa diye bilir (çok şükür ki, başkanlığınız döneminde tatlı ile ilgili patent ve coğrafi işaretler alındı) Elek Kasnağı beklide sadece birde bulunur. Karaoğlan fasulyesi, Devecikonak mermeri vb bir çok ürün. Ama baktığınızda ilçede yaşayanlardan daha fazla göç veriyoruz!! Mustafakemalpaşaspor’un kapanması ise sportif olarak nerde olduğumuzu gösteriyor. 12-13 yıl önce her şeyi yönlendiren Mustafakemalpaşa tercih ettiği siyasi yapı sayesinde hergün köy olma yolunda hızla gidiyor. Velhasıl kötü yönetilen bir Mustafakemalpaşa.

Mustafakemalpaşa'nın Büyükşehir belediyesine bağlanması'nı nasıl değerlendiriyorsun?

Yönetim modellerinin en faydalısı yerinden yönetimdir. Köylerin mahalle olarak ilçeye, ilçenin de Büyükşehir’e bağlanması çok yanlış bir karardır. Yalnız iyi bir yönetim, vizyonu olan bir ekip bunu bazı alanlarda kazanca dönüştürebilir. Bir Tümbüldek kaplıcası, Su uçtu şelalesi bir turizm katkısı sağlar. Bunun dışında Büyükşehir’in ilçeye toplu taşım aracı koyması gereği bile orda zaten zor ayakta kalan otobüsçüleri zora sokar. Çünkü Büyükşehir işin hep alma yönünde olur. Şimdi bu yasayla mahalle olan 50 km ilerdeki bir köyün sorumluluğu da belediyede. Merkeze yetemeyen hizmetler , nasıl gidecek? Seçim yaklaştıkça Cumhurbaşkanı 400 Milletvekili verin diyor, eyalet ve başkanlık sistemi gelsin diyor, lakin bir dönem önce Büyükşehir yasası çıkartıyor. Bu ne? perhiz! Bu ne? Lahana turşusu misali.

Son olarak ne söylemek istersin?

Bu röportaj için çok teşekkür ederim. Bizleri iş hayatı gurbete sürüklese de , kimlik kartımızda hala Mustafakemalpaşa yazması büyük gurur yaşatıyor. Mustafakemalpaşa’lılar bir yerden başlayıp ayağa kalkmalıdır. İş, sanat, spor dünyasında ön planda olan dinamiklerini hayata geçirip güçlü bir Mustafakemalpaşa lobisi oluşturmalıdır. Hepimiz sonunda ya lalaşahin , yada bayır mezarlığında da olsa Kasabaya döneceğiz. Siyaset üstü düşünülüp kararlar alınmalıdır ki, siyaseten temsil edilmeyen bir konuma geldik bakan çıkartmış bir ilçeden.

Tüm hemşerilerime sevgiler sunuyorum. Sizi de büyük bir eksikliği giderdiğiniz için kutluyorum. Ve amigoluk yaptığımız günlerdeki bir tezahürat ile bitiriyorum. Biz Paşalıyız Yoktur inkarımız!!!!