Liseyi
1973-1976 yılları arasında Nazilli Öğretmen Okulunda (Lisesinde)
yatılı okudum.
O dönem şartları içerisinde çok iyi bir eğitim
aldığımı düşünüyorum. Öğretmenlik bilinci her zerremize
kadar işliyordu.
Aldığımız eğitimin, öğrendiğimiz bilgilerin
hakkını verecektik.
Ülkemizin kalkınma davasına öğretmenlik
yapacağımız köylerden katkı verecektik.
Bırakın köyden
kasabaya tayin çıkarabilmek için çalmadık kapı bırakmayı, tam
tersine köye gidebilmek için can atıyorduk.
Köylerimizi kasaba
yapmak, onlara bildiklerimizi, öğrendiklerimizi aktarabilmek için
sabırsızlanıyorduk.
Bizim
dönemimizdeki Öğretmen okulları, Köy Enstitülerinin suyunun
suyuydu. Buna rağmen yine de öğrencilerine kaliteli bir eğitim
sunuyordu.
Öğretmen
yetiştiren kurumlar her ülke ve toplumda en önemli kurumlardan
biridir. O ülkenin gelecek nesillerini şekillendiren öğretmenler,
orada şekillenirler.
Türkiye
Cumhuriyeti'nin eğitim mucizesi olan Köy Enstitüleri 17 Nisan 1940
ta kuruldu. Bütün sistemi, yapılanması, idaresi, eğitim
müfredatı tamamen Türkiye'ye özgü, ülkemizin ihtiyaçları
doğrultusunda belirlenmişti. Yani taklit değil, herşeyiyle
“bizim” di.
Daha
fazla yazmak yerine sizlerle Köy Enstitülerinden kalan bir kaç
fotoğrafı ve “Köy Enstitüleri Belgeseli” ni paylaşıyorum.
Köy
Enstitüleri'nin kurulmasında, yürütülmesinde , eğitiminde görev
almış tüm insanları rahmetle anmak istiyorum. Gün gelecek Köy
Enstitüleri bu ülkede aynı olmasa bile eğitim anlayışı ile
başka isimle tekrar kurulacak. Buna yürekten inanyorum. Çünkü
ülkemizin kalkınma davasına samimi olarak inanıyorsak, hangi
hükümet olursa olsun bunu yapmak zorundadır.
Sevgi
ve saygılarımla.
![]() | |||||||||||||||||||||||||||||||||||
İsmail Hakkı TONGUÇ ve Hasan Ali YÜCEL |
Yorumlarınız için teşekkür ederiz. Yorum için açıklama