1 Mayıs 2015
Seçimlere kırk günden az bir süre kaldı.Ve Cumhurbaşkanı ile Başbakan; her gün, her saat, hemen hemen her kanalda, konuşmalarını sürdürüp duruyorlar.
Seçimlere kırk günden az bir süre kaldı.Ve Cumhurbaşkanı ile Başbakan; her gün, her saat, hemen hemen her kanalda, konuşmalarını sürdürüp duruyorlar.
Ya
Rabbim. Ne bitmez çilemiz varmış. Tam 13 yıldır; her gün, her saat ve
her kanalda; devamlı tedirginlik doğuran, suçlayıcı, mütehakkim, tehdit,
baskı, hakaret, dışlama ile dolu, her işe karışan (insanların kaç çocuk
sahibi olacağından, nasıl doğuracağına kadar) kutuplaştırıcı, farklı
hiçbir fikre önem vermeyen ve saygı duymayan, herkesi kendilerine biat
etmeye zorlayan, bu tavırlardan bıktık, usandık.
Ve
ne hallere düştük? Fikir, ifade, inanç ve teşebbüs hürriyetleri,
can-mal-ırz güvenlikleri, hukuk düzeni, demokrasi, kişilik hakları,
tamamen yok edildi.
Milli-manevi değerler, tamamen dejenere edildi ve
ayaklar altında paspas oldu. Din istismarı, fuhuş, kumar, kaçakçılık,
rüşvet, yolsuzluklar, uyuşturucu, sapıklıklar, cinayetler,
teşhircilikler-tecavüz-taciz-müstehcenlik suçları, boşanmalar, muta
nikâhları, kadına şiddet, zirve yaptı.
Türk olmak, milli değerlere sahip
çıkmak, suç sayılır oldu. Anayasadan Türk sözünü çıkarmak hedef haline
getirildi. Şirk suçları, kişileri putlaştırmak, dalkavukluk,
sıradanlaştı. Kıyımlar, zulümler, dışlamalar, torpiller, haksızlıklar,
rakamlara sığmaz oldu.
Kişilerin ekmeği, şahsiyeti, geleceği ile
oynamak, tek adam yönetiminin hakkı ve yetkileri içine sokuldu. Lüks,
israf, saltanat her tarafı sardı. Rüşvet ve yolsuzluklar, arazi
yağmaları, saçı bitmemiş yetim hakkının talanı, suç ve günah olmaktan
çıkarıldı. Her tarafta, şia ve vehhabi hakimiyeti başladı; yalan yanlış
fetvalar hız kazandı.
Devlet otoritesi kalmadı. Ülke teröre teslim
edildi. Ülke, fiilen bölündü. Kısırlık oranı %25’e ulaştı. Ve bu tabloya
rağmen, AKP iktidarı, 400 milletvekili isteyebiliyor! Zaten köküne
kibrit suyu dökülen demokrasiyi, iyice öldürecek başkanlık sisteminin
yararları (???) anlatılabiliyor! Biz gidersek, ekonomi mahvolur, ülke
batar, sosyal yardımlar sona erer, yalanlarına sığınılıyor. Ekonomik
mucizelerden söz edilebiliyor!
Peki neymiş bu ekonomik mucizeler?
1) Dolar; 18 Kasım 2002’de 1,5852 TL idi. Şimdi 2,70 TL civarında.
2)
Cari açık; 2002 sonunda 0,6 milyar TL idi. 2014’te 52,6 milyar TL
oldu. 1923-2002 döneminin toplam açığı 57 milyar TL’dir. 2003-2014
döneminde 19,2 milyar TL olmuştur.
3) Dış ticaret açığı; 80 yılda 247 milyar dolardır. AKP döneminde 718,5 milyar dolar olmuştur.
4) Özelleştirmeler; 1985-2002 döneminde, toplam 82 milyar TL’dir. AKP döneminde toplam 52 milyar TL’dir.
5) İç borç; 2002’de 155,2 milyar TL idi. 2014’te 412,4 milyar TL olmuştur.
6) Dış borç; 85,5 milyar dolardan, 431,2 milyar dolara çıkmıştır.
7) Vatandaşın borcu; 6,7 milyar TL’den, 372 milyar TL’ye çıkmıştır.
8)
Benzin; 1,66 TL’den, 4,78 TL’ye, motorin; 1,23 TL’den 4,02 TL’ye
yükselmiştir. (Vergi yükü, benzinde %64,5, motorinde %57,52’dir)
9) Yabancıların borsadaki payı %37’den, %68’e / sigorta sektöründe %20’den %60’a / bankacılıkta %3’ten, %62’ye yükselmiştir.
10)
Cezaevlerindeki mahkum sayısı 49.512’den, 156.195’e çıkmıştır. Fuhuş
yapan kadın sayısı %1680 / uyuşturucu kullanan %1700 / boşanmalar %2800 /
cinayetler %300 / müstehcenlik %170 / teşhircilik %465 /ırza
geçme-çocuk tecavüzü %125 / taciz ve tecavüz 14 kat artmıştır.
Dindarlığı kullanan iktidara bakınız.
11) Kumarda, dünya üçüncüsü; su kirliliğinde 42 ülke içinde birinci; basın özgürlüğünde 180 ülke içinde 149. Durumdayız.
12)
Fakirlik sınırı altındaki vatandaş sayımız 29 milyondur. 7,3 milyon
kişinin aylık geliri 400 TL’nin altındadır. Geçen yıl 13 milyon aileye,
30 milyon TK sosyal yardım yapılmıştır. Nüfusun %1’i milli gelirimizin
%54’üne sahiptir.
13) Sanayide ithal mal giriş oranı %70’dir.
14) AKP döneminde, yurt dışına kaçan sermaye 27,5 milyar dolardır.
15) Tasarruf oranı %23’den, %12’ye düşmüştür.
16) Esnaf sayısı, 3,440 binden, 2.987 bine düşmüştür.
17)
Gelişmekte olan ülkelerin 2009-2013 dönemi kalkınma hızı ortalaması
5,3’tür. Türkiye ortalaması %3,9’dur. Ve Türkiye, en kırılgan ülkedir.
18) Sermaye girişi %38 azalmıştır. 5,5 milyar dolara inmiştir.
19) İhale mevzuatı 113 defa değiştirilmiştir.
20)
Kayıt dışı istihdam %60’dır. Ücret üzerindeki yükler, OECD
ortalamasında %35 bizde %59’dur. Sigortalı işçilerin yarısı, asgari
ücretten gösterilmektedir.
21)
Kıyıma uğrayanların sayısı; TÜBİTAK’ta bindir. Milli Eğitimde 76
bindir. En son 1.776 vatanperver emniyet müdürü emekli edilmiştir.
22) Son 3 ayda karşılıksız çek tutarı %74 artmıştır.
23) Yandaşlara ait vergi borç ve cezaları; uzlaşma ile 615,9 milyon TL’den, 7 milyon TL’ye indirilmiştir.
24)
Kaçak sarayın maliyetini bilen yoktur. Aylık elektrik giderinin, 1,2
milyon TL olduğunu biliyoruz. Burada 2700 kişi çalışmaktadır. Ayrıca,
binlerce kişilik koruma ordusu vardır. (bu arada Vahdettin ve Huber
köşklerinin, Dolmabahçe Sarayı’nı da unutmayalım. Cumhurbaşkanlığının
giderleri (seyahatler dahil) nedir? Örtülü ödenekten harcanan toplam
tutar 7,5 milyar TL’dir. Araç sayısı müthiştir. Ayrıca 5 uçak 5
helikopter mevcuttur.
25) Torpilli, VİP, KPSS dışı tayinler akıl almaz sayılardadır.
26) Kamu bankalarının batık alacakları bir yılda %131 artmıştır. Havuza aktarılan 750milyon TL’de ödenmemiştir.
27) Hatalı dış politikanın doğurduğu zarar 17 milyar dolardır. Suriyelilere harcanan tutar da 5,5 milyar doları geçmiştir.
28) AKP döneminde, ödenen faiz tutarı 650 milyar TL’yi bulmuştur.
29) Elektrik hırsızlığının genel oranı %14’tür. Belli bölgelerde ise %100’dür.
Velhasıl,
başarıları(???) yazmakla bitiremeyiz. Sevgili halkım, lütfen aklını
başına al. Bu döneme son ver. Sandığa mutlaka git ve doğru olanı yap…
http://www.gozlemgazetesi.com/HaberDetay/251/136968/akpnin-basarilarla-dolu-karnesi.html#.VWMqtkYsHK9