Verem
Savaş Dispanseri ile İtfaiye arasındaki boşluğu nasıl
değerlendiririz diye epey konuşmuştuk.
Biz bütün meclis
üyelerimizle her perşembe akşamı toplanır, konuları enine
boyuna tartışır, bütün olasılıkları masaya yatırır öyle
karar alırdık.
Bu
toplantılarda söz konusu yer için ilçemizin adının
Mustafakemalpaşa olması nedeniyle Atatürkün Selanik'teki evinin
küçültülmüş kopyasını yapma düşüncesi oluştu.
Çalışmalara
başladığımızda bir takım sorunlarla karşılaştık. Yanlış
hatırlamıyorsam bizden önce başka bir belediyenin bunu akıl
etmesi , bir de bina projesinin telif hakkı olması idi.
Bunun
üzerine tek tük kalan, ilçemizin geleneksel mimarisiyle yapılan evler tarzında bir ev yapmaya karar verdik. Eski tarz
yaşamı her şeyi ile günümüz kuşaklarına aktarmaya , böylece
geçmişle gelecek arasında bir köprü oluşturmaya çalışacaktık.
Fen
işleri ve İmar işlerindeki arkadaşlarımız bu konuda yoğun çaba
harcadılar. Eski evleri tek tek çıkardılar. Cephe yapıları,
taşıyıcı sistemleri, yaşam alanları gibi her açıdan
incelediler. Örnek bir proje hazıladılar.
Bu
projede iki ön cephe yer alıyordu. Biri tuğla ağırlıklı ,
diğeri de ahşap ağırlıklı. İlçemiz evlerinde de bu iki cephe
ağırlıklıymış. İkisini tek bir evde birleştirerek özgün bir
yapı oluşturdular.
Bunun
yapımını da çok dikkat ve titizlikle gerçekleştirdiler. Yapı
bitti ama içini döşemek gerekiyordu.
Fakat
2004 seçimleri gelmişti. İçindeki malzemeleri nasıl bulacaktık?
İnsanların bu yapıyı görüp uygun gördükleri eşyaları
bağışlamalarını teşvik etmeliydik. Bu yüzden bu binayı açmaya
ve kamuoyuna göstermeye karar verdik.
Devam var... ---->