Bir dönem daha seçilse idiniz yapmak istediğiniz proje ve hizmetler
neler olacaktı?
Biz arkadaşlarımızla birlikte hazırladığımız projeleri
seçimlerde halkımıza sunduk. Seçim broşürlerimiz de hepsi mevcut.
Ama 2009 Martında sadece %20 hemşerimiz bunlara onay verdi. Bu yüzden bunları şu an tartışmanın bir anlamı olmadığını düşünüyorum. İsteyen, merak eden, ilgilenen açar bakar. Bence mesele şu an iktidar gücüne sahip olanların o zaman verdikleri sözler, vaatler ve iktidara geldikten sonra bu sözlerin ne ölçüde tutulabildiğidir.
Ama 2009 Martında sadece %20 hemşerimiz bunlara onay verdi. Bu yüzden bunları şu an tartışmanın bir anlamı olmadığını düşünüyorum. İsteyen, merak eden, ilgilenen açar bakar. Bence mesele şu an iktidar gücüne sahip olanların o zaman verdikleri sözler, vaatler ve iktidara geldikten sonra bu sözlerin ne ölçüde tutulabildiğidir.
Sizce şu an ilçemizin en önemli meseleleri ve eksiklikleri nelerdir?
“İnsanın neresi ağrıyorsa canı ordadır” derler. Bu yüzden
herkesin öncelik anlayışı farklıdır. Herkes kendi yaşamına göre sorunlara önem
atfeder. Kimisine göre işsizliktir. Kimine göre altyapı. Kimine göre trafik,
kimine göre ticaret. Bunların hepsi kişiye göre doğrudur.
Bana göre ise kanalizasyon arıtma, çöp depolama ve bertaraf
tesisi en önemli ve öncelikli sorundur.
Belediyenin son 3 yıldaki çalışmaları ile ilgili değerlendirmeleriniz
nelerdir?
Belediyeyi ve hizmetleri siyasal açıdan değil, belediyecilik
açısından değerlendirmeye çalışıyorum. Üç yıllık değerlendirme ve günlük
muhalefet siyasi partilerin görevidir. Onu siyasi partilerden isteyin.
Başkanlar yasa gereği beş yıl için seçilirler. Bu nedenle son gün dahi hizmet
yapma, yanlış yapma veya yanlışı telafi etme imkânına sahiptirler. Süre
bitmeden sağlıklı bir değerlendirme yapabilmem pek mümkün değildir.
Şimdiye kadar olan sürede Sadi Bey’in beğendiğim, takdir
ettiğim icraatları olduğu gibi; beğenmediğim, kızdığım icraatları da oldu.
Özellikle de bizi eleştirdikleri konuları kendilerinin yapması gibi. Biz
yapınca “tu kaka” , onlar yapınca “hayaldi gerçek oldu”. Ama dediğim gibi
teraziye konma zamanı, beşinci yılın sonudur. Ve bunu da tartacak olan
Mustafakemalpaşa’lılardır.
İlçemizin büyükşehire bağlanmasının size göre artı ve eksileri
nelerdir?
Eğer Mustafakemalpaşa Bursa’ya 10 km uzaklıkta olsaydı
“derhal bağlanalım” derdim. Ama il
merkezine 80 km uzaklıktayız. Şimdi
değişebilecek olan konuları tek tek inceleyelim.
Birincisi iki türlü bağlanma var. İlki şu an Bursa’da Gemlik
ve Mudanya’nın bağlı olduğu gibi. Yürürlükteki yasaya göre (30 km şartı var) bu
şekilde bağlanmamız mümkün değil. Ama üzerinde çalışılan şekil, tüm il
sınırlarının Büyükşehir yapılması. Türkiye’de İstanbul ve Kocaeli bu
şekildedir. Bursa ve Antalya için bu sistem düşünülmektedir. O nedenle yorum yaparken İstanbul örneğinden
yola çıkacağız.
ü
Coğrafî ve kent bilgi sistemlerini tüm beldeleri
de kapsayacak şekilde oluşturulacaktır. Bu da il bazında bütünlük
sağlayacaktır. Karar verenler her türlü arazi etkileşimini bir arada görüp daha
sağlıklı karar verebileceklerdir.
ü
1/5.000 ile 1/25.000 arasındaki her ölçekte
nazım imar plânı büyükşehir tarafından yapılacak ve uygulanacaktır. Bu durum
planlama bütünlüğü açısından olumludur ayrıca imar uygulamalarında adam
kayırmanın bir nebze önüne geçebilecektir. Buradaki olumsuzluk Büyükşehir’in
stratejisinde veya planında ilçe ile aynı düşünülmemesi halinde yaşanacak
sıkıntılardır. Mustafakemalpaşa olarak Büyükşehir belediye meclisinde temsil
oranımız devede kulak kalacaktır.
ü
Bağlı belediyelerin yaptıkları uygulama imar
planları ve bu planlarda yapılacak değişiklikler büyükşehir belediyesinin
denetimi ve onayına tabi olacaktır. Bu da hatalı, taraflı, akıldışı
uygulamalara karşı bir derece önlem olarak düşünülebilir. Ama doğru ve acil
çözüm isteyen işleri de geciktirici bir süreçtir.
ü
Büyükşehir Belediyesi, bağlı belediyelerin her
türlü imar uygulamalarını denetlemeye yetkilidir. Bu nedenle belirlenmiş
ruhsatsız ve ruhsata aykırı yapılar ilgili belediyeye bildirilir. Gerekli işlem
veya imara aykırı uygulama üç ay içerisinde ortadan kaldırılmadığı takdirde
büyükşehir belediyesi tarafından yıkılabilir. Bu da kanımca olumlu bir
uygulamadır.
ü
Ulaşım ana planı yapmak veya yaptırmak yetkisi
Büyükşehir’e geçecektir. Yasada belirtilen “ …
her türlü servis ve toplu taşıma araçları ile taksi sayılarını, bilet
ücret ve tarifelerini, zaman ve güzergahlarını belirleme …” yetki ve hakkı
Büyükşehir belediyesinde olacaktır. Kanımca bu uygulama Mustafakemalpaşa’nın
şehirlerarası ulaşımına katkı sağlayacak ve dağınıklığı bir nebze giderecektir.
Fakat şehir içinde ve köy ulaşımlarında akla hayale gelmeyecek sorunlara ve
karışıklığa yol açacaktır.
ü
Bilindiği gibi su ve kanalizasyon hizmetleri ve
bunlarla ilgili altyapı işleri Büyükşehir’e geçecektir. Büyük paralar isteyen
yatırımlar için olumlu bir olaydır. Ama küçük arızalar ve işlerde aksamalar
meydana gelecektir. Ayrıca belediyemiz için önemli bir gelir kaynağı olan su
ücretleri Büyükşehir’e geçecektir.
ü
Bunların yanında ilçemiz için çok önemli bir
sorun olan “katı atık depolama”, moloz döküm yeri sorunlarını çözme yetkisi
büyükşehirde olacaktır. Yine Mezarlık yerlerinin belirlenmesi, toptancı halleri
açılması, mezbaha açılması ve işletilmesi büyükşehir tarafından yapılacaktır.
İtfaiye hizmetleri doğrudan büyükşehir ’e bağlanacaktır.
ü
Şu anki mevcut yasalardan kaynaklanan büyükşehir
ile bağlı belediyelerin yetki karmaşası artarak devam edecektir.
ü
Hizmet alanı çok büyüyeceği için hizmet
götürmede aksaklıklar ve sorunlar ortaya çıkacaktır.
ü
Belediye başkanları arasında sen-ben, yetki, siyasi uyuşmazlık kavgaları hizmetleri
doğrudan etkileyecektir.
ü
Sokak ve caddelerde sorumluluk ve yetki
kargaşası ortaya çıkacak, çoğu zaman büyükşehir zabıtaları ile ilçe zabıtaları
karşı karşıya gelecektir.
ü
Köylerde yapılaşma ve imar tam bir çıkmaza
gidecek, bürokrasi artacak.
ü
Şimdiye kadar savunulan “yerinden yönetim”
terkedilip, yerine “merkeziyetçi” yapı hakim olacak.
ü
Meslek kuruluşları yasasına göre ilçemiz Ticaret
ve Sanayi Odası kapanıp Bursa’ya bağlanacak.
Bu konuyu tartıştığım bazı kişiler “olmaz böyle şey dediler” ama bu
uygulamanın olduğu “İstanbul ve Kocaeli’nden bana örnek gösterin, mesela
Karamürsel, Gölcük Ticaret ve Sanayi Odaları var mı? Veya Beşiktaş, Kadıköy,
Pendik Ticaret ve Sanayi Odaları nerde?”
diye sorduğum da cevap veremediler. Hadi hepsini geçtik Nilüfer, Osmangazi
ve Yıldırımda bulsunlar.
ü
Emlak, bina ve arsa vergileri % 100 artacaktır.
ü
Halen basit usulde vergilendirilmekte olan bazı
esnaf gerçek usulde vergilendirilecektir.
ü
Çevre temizlik vergileri % 25 artacaktır.
ü
Son olarak ta hala beynimizin bir kenarında
duran Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusunun ismini taşıyan kentimizin “il olma
hayali” kesinlikle sona erecektir.
Bunların hepsini bir arada değerlendirdiğimde benim cevabım
“HAYIR” dır.
Otoyolun Karacabey’den geçmesi ilçemizi nasıl etkiler, siz belediye
başkanının bu konudaki çalışmalarını nasıl buluyorsunuz?
Otoban olayı sadece Mustafakemalpaşa açısından
değerlendirilecek kadar basit bir konu değildir diye düşünüyorum. Başlıklar
halinde soruna bir bakalım.
- İl başkanın açıklamasına göre “çevrecilerin itirazlara kulak verip” güzergâhı değiştirmişler
- Otobanın mevcut projeleri 90’ lı yıllarda hazırlanmıştır.
- Otobanın özellikle Uluabat ’la ilgili kısmına bir takım itirazlar o günden bu yana vardır.
- Şimdiye kadar birçok konuda çevreci yaklaşımları “fantezi” sayan, görmezden gelen hükümet (İlçemizde yaşadığımız Çördük ve Marzinc olaylarını hatırlayalım) birden bunları (10 yıl sonra) önemsiyor.
- İhale yapıldıktan sonra yol güzergâhının değişmesi ne ölçüde yasalara, vicdanlara ve hukuka uygundur? Aynı şeyi bir belediye başkanı yapsa acaba başına neler gelir?
- Yeni güzergâhın geçeceği yerde kaybedilecek ve atıl kalacak verimli tarım arazilerinin yerine konacak bir şey var mı?
Daha söylenecek çok şey var ama…
Sadi Bey’in bu konuda samimi olduğunu ve elinden geleni
yaptığını düşünüyorum. Fakat nedense AKP camiasında aynı isteği göremiyorum. Siyasi
partilerden Demokrat Parti ve daha çok Tic. San. Odası ile birlikte diğer sivil
toplum kuruluşları olaya sahip çıkıyorlar.
Sadi Bey’in elini güçlendirecek bir öneride bulunayım.
Yetkili parti makamlarına desin ki: “Ben
seçim çalışmalarında eğer belediye başkanı iktidar partisinden olursa
Mustafakemalpaşa’ya hizmet yağacak sözü verdim. Mustafakemalpaşa da bu söze
güvenerek beni büyük oy farkıyla seçti. Şimdi ise bırakın hizmet yağmayı, elde
ki hizmetler gidiyor. Beni zor duruma düşürüyorsunuz. Eğer otobanın güzergâhı
değişirse ben ve arkadaşlarım AKP ‘ den istifa etmek zorunda kalacağız.”
Tabi ki kendisi bilir. Benim ki sadece bir öneri.
Teşekkür eder, yayın hayatınızda başarılar dilerim.
18.04.2012
Hayri ÖZTETİKLER
Yorumlarınız için teşekkür ederiz. Yorum için açıklama