Z
amanın birinde, bir ülkede bir padişah varmış. Bu padişah fala çok mereklıymış. Sarayında en az 3 tane kadrolu falcısı varmış. Her sabah fal baktırmadan güne başlamaz, hiç bir iş yapmazmış.Günlerden bir gün yine dabah fal baktırırken falcısı "Aman Allahım!!!" diye çığlık atmış. Padişah sormuş "Ne oldu bre falcıbaşı? Ne gördün?"
Falcı; “Çok kötü
Padişahım. Valideniz ölüyor, babanız ölüyor, eşiniz ölüyor,
oğlunuz ve kızınız ölüyor. Sonra siz ölüyorsunuz”
Sinirlenen Padişah
“yıkıl bre melun. Atın bunu zindana” diyerek falcıyı kovmuş.
Morali bozulan padişah diğer falcıları çağırtmış. Ama hepsi
de falcı başının söylediklerini söylemişler.
Padişah bunları da
kovup zindana attırmış. Ülkede tellal çıkarıp falcı aratmış.
Gelen falcıların hepsi falcıbaşının söylediklerini tekrar
etmişler. Tabi onlar da aynı akibete uğramış.
Artık ülkede falcı
kalmadı derken biri gelmiş. Padişah pek umutsuzca onu da huzura
kabul etmiş. Adam şöyle bir bakmış. “Ooo ne güzel. Müjde
padişahım... Bütün sülalenizden daha uzun ömürlüsünüz.
Hepsinden daha fazla yaşayacaksınız” demiş.
Mutluluk ve
sevinçten uçan padişah, bu kişiye bir kese altın verip sarayına
falcıbaşı olarak almış.
Bu hikaye reklam ve
pazarlama sektöründe çok anlatılır. Aynı şeyi farklı şekilde
söyleyebilmenin örneklerinden biridir.
Aynı mantık ve
yöntem siyasette de kullanılır. Bize söylenen ve anlatılan bir
çok şey bu şekilde gizlenir, parlatılır.
Eğer “aklını
kiraya vermişsen”, “şüpheyi”, “sorguyu”, “acabayı”
kimden gelirse gelsin hayatından çıkarmışsan masal “padişahı”
olmaya adaysın demektir.
|
Önce 12 Eylül
darbecileri “koalisyonların ülkeye zarar verdiğini”
söyleyerek, yaptıkları anayasada seçim barajları koydular.
Maksat “istikrar” olsun.
2002 de iktidara
gelen AKP de , 12 Eylül darbesine karşı olduğunu söylemesine
rağmen, 12 Eylül Cuntası'nın getirdiği sistemi koruyup
geliştirdiler.
Yaptıkları bütün
Anayasa değişikliklerinde daha da koyulaştırdılar. Bütün
bunları yaparken;
“Türkiye
koalisyonlardan çok çekmiştir”, “Bundan sonra kolaisyon
olmayacak”, “Koalisyonların Allah belasını versin”
minvalinde sözleri halka söylediler. Halkımız da AKP'ye hak verdi
ve onu ödüllendirdi.
Demokrasini olmazsa
olmazı ve özü olan “uzlaşma kültürü” böylece “öcü”
haline getirilip “tu kaka” ilan edildi.
Geldik bugüne.
Şimdi artık koalisyon denmiyor. “İttifak” deniyor. “cumhur
ittifakı”, “yerli ve milli ittifak” gibi isimlerle
güzellemeler yapılıyor. En son gelen “falcı” gibiler.
Şimdiye kadar
“koalisyonların kötülüğüne” inandırılan bizler,
“ittifaka” sevinip “masaldaki padişah” mı olacağız?
|
Yorumlarınız için teşekkür ederiz. Yorum için açıklama